Çocuğunu kurtardı kendini bağımlılara adadı

Kendi çocuğunu kurtarmak için verdiği mücadeleyi kazanan ve 20 yıldır uyuşturucu bağımlılarını kurtarmak için çalışan Hayriye Kılıç, Türkiye’nin uyuşturucu gerçeklerini anlattı. Bağımlılık yaşının 9’a indiğini belirten Kılıç, ailelerden çocuklarını kontrol etmelerini istedi. Kılıç; iş insanı, hakim, savcı dahil her meslekten insanın bağımlı olduğunu anlattı.
Paylaş

Uyuşturucu madde bağımlısı oğlunu kurtarmak için çıktığı yolda 20 yıldır bağımlıları kurtarmak için mücadele veren Hayriye Kılıç, oğlunu kurtarmasına rağmen diğer bağımlıları kurtarmak için çalışmalarına ara vermedi. 20 yıldır yüzlerce bağımlıyı hayata döndüren Kılıç, Türkiye’nin korkunç uyuşturucu gerçeklerini anlattı.

TÜM BAĞIMLILAR BENİM ÇOCUĞUM

‘Bağımlıların Hayriye annesi’ olarak bilinen Hayriye Kılıç, “Oğlumu bağımlılıktan kurtardım ancak diğer bağımlılar da benim çocuğum. Şimdi onları kurtarmak için uğraş veriyorum” dedi. Oğlunu kurtarmak isterken onun etrafındaki arkadaşlarını gördüğünü ve onları da kurtarmaya karar verdiğini belirten Kılıç, uyuşturucuya erişimin ve kullanımın çok kolay ve ileri boyutta olduğunu söyledi.

ESRARLA BAŞLIYORLAR

Resmi rakamlara göre 9-10 milyon bağımlı olduğunun söylenmesine rağmen bu rakam 30-35 milyon olduğunu belirten Kılıç, “Bağımlılık herkesin kapısında. Uyuşturucunun başlangıcı esrar. Esrara bulaşan insanlar daha sonra diğer uyarıcı ve uyuşturucu maddeleri kullanıyor. Uyuşturucunun bilinen ve bilinmeyen her türü kullanılıyor. Şu anda en tehlikeli uyuşturucu, A4 diye bildiğimiz uyuşturucu. A4 kağıdının üzerine bonzainin spreyi, asetonu, fare zehri ve diğer kimyasal maddeler sıkılarak insanlara veriliyor. Bunu ilk içen insan çok az alırsa kilitlenir, biraz fazla alırsa ölür” diye konuştu.

BAĞIMLILARA YARDIM EDİYOR

Antalya’da her 3 evin 2’sinde madde bağımlısı olduğunu iddia eden Hayriye Kılıç, çoğu insanın mahalle baskısından dolayı kendisini gizlediğini ifade etti. İş-güç sahibi olan, bürokrat çocuğu olanların kendilerini ifşa etmediğini belirten Kılıç, bağımlı insanların tüm varlıklarını maddeye harcadığını ve beslenmediğini belirterek, “Hergün 50-100 arasındaki insanın karnını doyuruyorum. Gönüllülerden temin ettiğim kıyafetleri ihtiyaç sahipleriyle buluşturuyorum. Tedavi olmak isteyenlere, özellikle kız çocuklarına yalvarıyorum. İkna edebildiğim insanları rehabilitasyon merkezlerine yönlendirip tedavi olmalarını sağlamaya çalışıyorum” şeklinde konuştu.

BAĞIMLILIK YAŞI 9’A DÜŞTÜ

Türkiye’de bağımlılığın yaşının 9’a kadar indiğini belirten Kılıç, şunları söyledi: “İlkokullarda okul polisi yok, liselerde ise 1500 öğrenci var ve 1 tane polis var. O polis ne yapabilir? Zeytinköy’de 9-10 yaşlarında uyuşturucu kullanan çok fazla çocuk var. Bu çocuk büyüdüğü zaman mutlaka torbacı olur. Çünkü kullandığı maddenin parasını çıkarmak için onu satmak veya hırsızlık-gasp yapmak zorunda kalıyor”.

AİLELERE DÜŞEN GÖREVLER

Uyuşturucu kullanan çocuklar konusunda ailelere uyarılarda bulunan Hayriye Kılıç, şöyle konuştu: “Öncelikle aileler maddeyi tanımalı. Çocuğunun sınıf arkadaşını ve ailesini de tanımak zorunda. Çocuğunun nereye gittiğini bilmeli. Çünkü hiçbir bağımlı yaşlanıp ölmüyor. Tüm bağımlılar gencecik yaşlarda ölüyor. 40-50 yaşlarını görmüyorlar. Bir aile çocuğunun bağımlı olduğunu öğrendiği zaman aile önce kendisi yardım almalı. Bilen insanlarla, çocuğu bağımlı olmuş ve kurtulmuş insanlarla temasa geçmeli. Bu işin terapistleri var ancak Türkiye’de çok az. Çocuğunu kontrol etmek isteyen aileler öncelikle çocuğun çöpüne bakacak. Çöpe atılan maddelerden bağımlı olup olmadığı anlaşılabilir. Çantalar, cepler ve özellikle sosyal medya mesajlarına bakılmalı. Bunları çocuğa belli etmeden yapmaları lazım. Çocuğun hayatındaki değişikliklere bakılmalı. Eve geç gelmeler, çok fazla bahane ve yalan varsa bir işaret olabilir. Bağımlılar çok inandırıcı yalan söyler. Para harcama, ders notlarının düşmesi önemli belirti olabilir”.

ESRAR ARTIK MASUM DEĞİL

Esrarın yıllar önce çok basit bir içecek olduğunu ancak artık içinde her tür kimyasalı barındırdığını belirten bağımlıların annesi Hayriye Kılıç, “Eskiden işinsanları bile akşamları keyif için esrar içiyordu. O zamanlar ham, kimyasala uğramamış halleri vardı. Şimdi içinde her tür kimyasal var. İnsanlar odasına klima, ışıklandırma koyup belirli ilaçlarla esrar üretiyor. Uyuşturucuya erişim artık çok kolay.  Sosyal medyada gruplar var. Hesaba para yatırılınca drone’larla eve uyuşturucu gönderiliyor. Türkiye’de herhangi bir ile götürün beni 5 dakika içinde size uyuşturucu bulurum” ifadelerini kullandı.

ARKADAŞ ORTAMI VE MERAK

Yıllarca madde kullanan bir insanın, 20 yıl sonra bile bunu bırakabileceğini belirten kılıç, şöyle konuştu: “Yalnız madde bağımlılığı bitmez. Ömrünün sonuna kadar bağımlısındır. Sadece durdurabilirsin ve bunun ilacı yok. Rehabilitasyon merkezleri, mental eğitimler ve spor gibi yöntemlerle bağımlılık bırakılır. Her bağımlının evinde her gün deprem, yangın ve veba salgını gibi hastalık oluyor. Bir mahallede 3 tane bağımlı varsa bu yarın 5’e, ardından 10’a çıkıyor. Çünkü o bağımlı birilerini maddeye başlatmazsa kendisi temin edemez. Bağımlılığa başlamanın en büyük nedeni arkadaş ortamı ve merak. Uyuşturucu maddeyi merak eden ve bir kez deneyen mutlaka bağımlı olur”

BAĞIMLI HAKİM, SAVCILAR VAR

Sadece gariban çocuklarının değil, bürokrat ve işinsanlarının da bağımlı olduğunu belirten kılıç, konuşmasını şöyle tamamladı: “8 dil bilen bağımlı gördüm. Mesleğinde zirve yapmış insanlar ve onların çocuklarını gördüm. Torbacıların hedefi, daha çok polis ve öğretmen çocuklarıdır. Gördüğüm en üst meslek sahibi insanlar arasında hakim ve savcılar vardı. Bunları kurtaramadım ve uzun zamandır görmüyorum. Yaşayıp yaşamadıklarını da bilmiyorum. Bu insanlar bana gelirse kurtarmak için çaba harcarım. Ailelere çağrım; çocuğunuza sahip çıkın”.

ANTALYA GÜNDEM GAZETESİ/HASAN YAVAŞLAR

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir