Nadir görülmesi ve çeşitli kültürlerde felaket habercisi olarak anılması, bu balığı gizemli bir figür haline getirmiştir. Peki, Kıyamet Balığı Kuran’da geçiyor mu? Yenilebilir mi? Gerçekten deprem habercisi mi? Bu yazımızda, Kıyamet Balığı hakkında merak edilen tüm sorulara yanıt vereceğiz.
Kıyamet Balığı Kuran’da Geçiyor Mu?
Kıyamet Balığı’nın Kuran’da geçip geçmediği, özellikle dini hassasiyetlere sahip kişiler tarafından sıkça sorulan bir soru.
Kuran-ı Kerim’de deniz canlıları ve doğa olaylarıyla ilgili pek çok ayet bulunmakla birlikte, Kıyamet Balığı’na ya da Kürek Balığı’na doğrudan atıf yapan bir ayet yoktur. Örneğin, Yunus Suresi’nde Hz. Yunus’un bir balık tarafından yutulması gibi denizle ilgili hikayeler yer alsa da bu olaylar Kıyamet Balığı ile ilişkilendirilemez.
Kuran’da deniz canlıları genellikle Allah’ın kudretini ve evrendeki düzeni gösteren örnekler olarak anılır. Dolayısıyla, Kıyamet Balığı’nın Kuran’da geçtiğine dair herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.
Bu balığın felaket habercisi olarak görülmesi, daha çok halk inanışlarına ve mitolojilere dayanır.

Kıyamet Balığı Yenir Mi?
Kıyamet Balığı Kuran’da geçiyor mu sorusunun ardından merak edilen diğer detaylara geçelim…
Kıyamet Balığı’nın yenilip yenilemeyeceği, bu canlıyı gören ya da duyan pek çok kişinin merak ettiği bir konudur.
Kürek Balığı (Regalecus glesne), genellikle derin denizlerde yaşadığı için insan tüketimi için yaygın bir balık türü değildir. Kürek Balığı’nın etinin çok az kullanıldığı ve genellikle ticari amaçlarla avlanmaya değer bulunmadığı belirtilmektedir.
Ayrıca, bu balıkların besin değeri ya da lezzeti hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır. Bazı kültürlerde derin deniz balıklarının tüketimi yaygın olsa da Kıyamet Balığı’nın nadir görülmesi ve genellikle hasta ya da ölü olarak kıyıya vurması, yemek için cazip bir seçenek olmaktan çıkarır.
Bu nedenle, Kıyamet Balığı’nın yenmesi önerilmez ve genellikle tüketilmez.
Kıyamet Balığı Nedir?
Kıyamet Balığı, bilimsel adıyla Regalecus glesne, dünyanın en uzun kemikli balık türlerinden biridir.
Uzun, kurdele benzeri gövdesi ve kırmızı dikenli sırt yüzgeçleriyle dikkat çeker. Genellikle 3 ila 7 metre uzunluğunda olan bu balık, kaydedilen en büyük örneğinde 11 metreye ulaşmıştır.
Kürek Balığı, okyanusların 200 ila 1000 metre derinlikteki mezopelajik bölgesinde yaşar ve sıcak ile ılıman sularda bulunur.
Nadiren yüzeye çıkar ve bu durum, genellikle balığın hasta, zayıf ya da ölü olduğu anlamına gelir. Japon mitolojisinde “Ryugu no tsukai” (Deniz Tanrısı’nın Habercisi) olarak bilinen bu balık, halk arasında felaket habercisi olarak ünlenmiştir.

Kıyamet Balığı Gerçek Mi?
Kıyamet Balığı’nın gerçekliği konusunda hiçbir şüphe yoktur; bu balık, bilimsel olarak varlığı kanıtlanmış bir deniz canlısıdır.
Regalecidae familyasının en büyük üyesi olan Kürek Balığı, okyanusların derinliklerinde yaşayan gerçek bir türdür. Ancak, “felaket habercisi” olarak görülen efsanevi yönü, daha çok mitolojik inanışlara ve tesadüfi olaylara dayanır.
Örneğin, 2011 Japonya depremi öncesinde 20’ye yakın Kürek Balığı’nın kıyıya vurması, bu balığın deprem habercisi olduğu inancını güçlendirmiştir.
Bilim insanları, bu olayların okyanus koşullarındaki değişiklikler, su sıcaklığı ya da balıkların sağlık sorunlarıyla açıklanabileceğini belirtmektedir.
Dolayısıyla, Kıyamet Balığı gerçektir, ancak felaket habercisi olduğu iddiası bilimsel olarak kanıtlanmamıştır.
Kıyamet Balığı Nerede Görüldü?
Kıyamet Balığı, son yıllarda dünya genelinde çeşitli bölgelerde kıyıya vurmuş ya da sığ sularda görülmüştür. 2024 ve 2025 yıllarında öne çıkan bazı olaylar şunlardır:
Kaliforniya, ABD: 2024’te Encinitas Grandview Plajı’nda ve San Diego açıklarında iki kez Kürek Balığı kıyıya vurdu. Bu olaylar, bölgede deprem endişesi yaratmıştır.
Tayvan: Nisan 2024’te, 7.4 büyüklüğündeki Hualien Depremi’nden 30 gün önce Kalanggaman Adası yakınlarında bir Kürek Balığı yakalandı.
Meksika: 2025’te Baja California Yarımadası’nda sörfçüler tarafından bir Kürek Balığı bulundu.
Kanarya Adaları, İspanya: 2025’te turistler tarafından görülen Kürek Balığı, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.
Santorini, Yunanistan: Ege Denizi’ndeki depremlerden sonra Kürek Balığı’nın görüldüğü iddia edildi.
Bu olaylar, balığın nadir görülmesi nedeniyle her zaman dikkat çekmiş ve felaket habercisi efsanesini güçlendirmiştir.

Kıyamet Balığı Neyin Habercisi?
Kıyamet Balığı, özellikle Japonya, Filipinler ve Meksika gibi deprem kuşağındaki ülkelerde felaket habercisi olarak kabul edilir.
Japon mitolojisinde, “Namazu” adlı dev bir yayın balığının depremlere neden olduğu inancı, Kürek Balığı’nın felaket habercisi olarak görülmesine katkıda bulunmuştur.
Balığın kıyıya vurması, genellikle deprem, tsunami ya da tayfun gibi doğal afetlerin yaklaştığına dair bir işaret olarak yorumlanır.
Örneğin, 2011 Japonya depremi ve Fukuşima felaketi öncesinde çok sayıda Kürek Balığı’nın görülmesi, bu inanışı pekiştirmiştir.
Ancak, bilimsel çalışmalar, balığın kıyıya vurmasının su sıcaklığı değişiklikleri, okyanus akıntıları ya da sağlık sorunları gibi doğal nedenlerle açıklanabileceğini göstermektedir.
Kürek Balığı Deprem Habercisi Mi?
Kürek Balığı’nın deprem habercisi olup olmadığı hem halk arasında hem de bilim dünyasında sıkça tartışılan bir konudur.
Japonya’daki 2011 depremi gibi büyük felaketlerden önce bu balığın görülmesi, halk arasında güçlü bir inanış yaratmıştır.
Bazı teorilere göre, deniz tabanındaki sismik hareketler ya da kimyasal değişiklikler, derin deniz canlılarını yüzeye çıkmaya zorlayabilir. Ancak, 2019’da yapılan bir Japon araştırması, Kürek Balığı’nın depremlerle doğrudan bir bağlantısı olmadığını ortaya koymuştur.
Bilim insanları, balığın kıyıya vurmasının genellikle doğal nedenlerle (hastalık, zayıflık, okyanus koşulları) gerçekleştiğini ve deprem tahmini için güvenilir bir işaret olmadığını vurgulamaktadır.
Yine de bu balığın nadir görülmesi ve mitolojik anlamları, halk arasında deprem habercisi olarak anılmaya devam etmesine neden olmaktadır.
Kıyamet Balığı Kuran’da geçiyor mu sorusuyla beraber merak edilenleri cevapladık!